İsrâ  Suresi 16. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

وَإِذَآ أَرَدْنَآ أَن نُّهْلِكَ قَرْيَةً أَمَرْنَا مُتْرَفِيهَا فَفَسَقُوا۟ فِيهَا فَحَقَّ عَلَيْهَا ٱلْقَوْلُ فَدَمَّرْنَٰهَا تَدْمِيرًا
Türkçesi Kökü Arapçası
  • ve zaman
  • وَإِذَا
  • biz istediğimiz
  • ر و د
  • أَرَدْنَا
  • أَنْ
  • helak etmek
  • ه ل ك
  • نُهْلِكَ
  • bir kenti
  • ق ر ي
  • قَرْيَةً
  • emrederiz
  • ا م ر
  • أَمَرْنَا
  • onun varlıklılarına
  • ت ر ف
  • مُتْرَفِيهَا
  • kötü işler yaparlar
  • ف س ق
  • فَفَسَقُوا
  • orada
  • فِيهَا
  • böylece gerekli olur
  • ح ق ق
  • فَحَقَّ
  • onlara
  • عَلَيْهَا
  • (azab) karar(ı)
  • ق و ل
  • الْقَوْلُ
  • biz de orayı yıkarız
  • د م ر
  • فَدَمَّرْنَاهَا
  • darmadağın
  • د م ر
  • تَدْمِيرًا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Biz bir memleketi helâk etmek istediğimizde, onun refah içinde yaşayan şımarık elebaşlarına (itaati) emrederiz de onlar orada kötülük işlerler. Böylece o memleket hakkındaki hükmümüz gerçekleşir de oranın altını üstüne getiririz.
  • Diyanet Vakfı: Bir ülkeyi helâk etmek istediğimizde, o ülkenin zenginlik sebebiyle şımarmış elebaşılarına (iyilikleri) emrederiz; buna rağmen onlar orada kötülük işlerler. Böylece o ülke, helâke müstahak olur; biz de orayı darmadağın ederiz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bir ülkeyi helak etmek istediğimiz zaman oranın devletlilerine (ileri gelenlerine) emrederiz; onlar itaat etmeyip orada kötülük işlerler. Böylece o ülke aleyhine hüküm hak olur! Artık onu yerle bir ederiz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Biz bir ülkeyi yok etmek istediğimiz zaman, şımarık varlıklılarına emrederiz, onlar itaat etmeyip orada kötülük işlerler. Böylece, o ülke helaka müstahak olur, biz de onu yerle bir ederiz.
  • Ali Fikri Yavuz: Bir memleketi helâk etmek istediğimiz zaman, o memleketin zevke düşkün öncülerine Peygamberlerinin diliyle itaat emrederiz. Onlar, orada boyun eğmezler, itaat etmezler. Artık o memleket üzerine hüküm gerçekleşmiştir. İşte o memleketi kökünden helâk eder de ederiz...
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir memleketi helâk etmek murad ettiğimiz vakıt ise onun devletlerine (itaat) emrederiz, onlar itaat etmez de orada fısk yaparlar, bunun üzerine o memleket aleyhine huküm hakkolur, artık onu tedmir eder de ederiz.
  • Fizilal-il Kuran: Biz bir beldeyi yoketmek istediğimizde oranın şımarık ele başlarına emrederiz de kötülüğe dalarlar. Böylece o belde hakkında hükmümüz haklılık kazanır. Bunun üzerine orayı alt üst ederiz.
  • Hasan Basri Çantay: Bir memleketi helak etmek dilediğimiz vakit onun ni´met ve refahdan şımarmış elebaşılarına emrederiz de orada (bu emre rağmen) itaatden çıkarlar. Artık o (memlekete) karşı söz (azâb) hak olmuşdur. İşte biz onu artık kökünden mahv-ü helak etmişizdir.
  • İbni Kesir: Bir kasabayı da helak etmek istediğimiz zaman; varlıklılarına emir veririz de, orada fasıklık yaparlar. Bunun üzerine artık oraya söz hak olur. Ve Biz de onları yerle bir ederiz.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Ve Biz bir beldeyi helâk etmek murad edince onun devlet sahiplerine (hakka itaat etmelerini) emrederiz. Onlar ise orada fısk (ve fücurda) bulunmuş olurlar. Artık o beldenin üzerine söz (helâkları hakkındaki hüküm) hak olmuş olur. İmdi onu (o beldeyi) tamamen helâk ile helâk etmiş oluruz.
  • Tefhim-ul Kuran: Biz, bir ülkeyi helak etmek istediğimiz zaman, onun ´varlık ve güç sahibi önde gelenlerine´ emrederiz, böylelikle onlar onda bozgunculuk çıkarırlar. Artık onun üzerine söz hak olur da, onu kökünden darmadağın ederiz.
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com