- Tüm Mealler: Fâtır 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Fâtır 18
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Fâtır 18
- Elmalılı Hamdi Yazır: Fâtır 18
- Ali Fikri Yavuz: Fâtır 18
- Diyanet Vakfi: Fâtır 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Fâtır 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Fâtır 18
- Fizilal-il Kuran: Fâtır 18
- Hasan Basri Çantay: Fâtır 18
- İbni Kesir: Fâtır 18
- Ömer Nasuhi Bilmen: Fâtır 18
- Tefhim-ul Kuran: Fâtır 18
Fâtır Suresi 18. Ayet Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَىٰ ۚ وَإِن تَدْعُ مُثْقَلَةٌ إِلَىٰ حِمْلِهَا لَا يُحْمَلْ مِنْهُ شَىْءٌ وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبَىٰٓ ۗ إِنَّمَا تُنذِرُ ٱلَّذِينَ يَخْشَوْنَ رَبَّهُم بِٱلْغَيْبِ وَأَقَامُوا۟ ٱلصَّلَوٰةَ ۚ وَمَن تَزَكَّىٰ فَإِنَّمَا يَتَزَكَّىٰ لِنَفْسِهِۦ ۚ وَإِلَى ٱللَّهِ ٱلْمَصِيرُ
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- ve
- وَلَا
- çekmez
- و ز ر
- تَزِرُ
- hiçbir günahkar
- و ز ر
- وَازِرَةٌ
- günahını
- و ز ر
- وِزْرَ
- başkasının
- ا خ ر
- أُخْرَىٰ
- ve eğer
- وَإِنْ
- (başkalarını) çağırsa
- د ع و
- تَدْعُ
- yükü ağır gelen kimse
- ث ق ل
- مُثْقَلَةٌ
- إِلَىٰ
- onu taşımak için
- ح م ل
- حِمْلِهَا
- لَا
- taşınmaz
- ح م ل
- يُحْمَلْ
- ondan (yükünden)
- مِنْهُ
- hiçbir şey
- ش ي ا
- شَيْءٌ
- ve şayet
- وَلَوْ
- (dahi) olsa
- ك و ن
- كَانَ
- akrabası
- ذَا
- akrabası
- ق ر ب
- قُرْبَىٰ
- sen ancak
- إِنَّمَا
- uyarırsın
- ن ذ ر
- تُنْذِرُ
- الَّذِينَ
- korkanları
- خ ش ي
- يَخْشَوْنَ
- Rablerinden
- ر ب ب
- رَبَّهُمْ
- görmeden
- غ ي ب
- بِالْغَيْبِ
- ve kılanları
- ق و م
- وَأَقَامُوا
- namazı
- ص ل و
- الصَّلَاةَ
- ve kim
- وَمَنْ
- ma’nen arınıp yücelirse
- ز ك و
- تَزَكَّىٰ
- şüphesiz
- فَإِنَّمَا
- arınmış olur
- ز ك و
- يَتَزَكَّىٰ
- kendi yararına
- ن ف س
- لِنَفْسِهِ
- ve
- وَإِلَى
- Allah’adır
- اللَّهِ
- dönüş
- ص ي ر
- الْمَصِيرُ