- Tüm Mealler: Hadîd 26
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Hadîd 26
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Hadîd 26
- Elmalılı Hamdi Yazır: Hadîd 26
- Ali Fikri Yavuz: Hadîd 26
- Diyanet Vakfi: Hadîd 26
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Hadîd 26
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Hadîd 26
- Fizilal-il Kuran: Hadîd 26
- Hasan Basri Çantay: Hadîd 26
- İbni Kesir: Hadîd 26
- Ömer Nasuhi Bilmen: Hadîd 26
- Tefhim-ul Kuran: Hadîd 26
Hadîd Suresi 26. Ayet Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا نُوحًا وَإِبْرَٰهِيمَ وَجَعَلْنَا فِى ذُرِّيَّتِهِمَا ٱلنُّبُوَّةَ وَٱلْكِتَٰبَ ۖ فَمِنْهُم مُّهْتَدٍ ۖ وَكَثِيرٌ مِّنْهُمْ فَٰسِقُونَ
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- ve andolsun
- وَلَقَدْ
- gönderdik
- ر س ل
- أَرْسَلْنَا
- Nuh’u
- نُوحًا
- ve İbrahim’i
- وَإِبْرَاهِيمَ
- ve koyduk
- ج ع ل
- وَجَعَلْنَا
- arasına
- فِي
- bunların zürriyetleri
- ذ ر ر
- ذُرِّيَّتِهِمَا
- peygamberliği
- ن ب ا
- النُّبُوَّةَ
- ve Kitabı
- ك ت ب
- وَالْكِتَابَ
- onlardan vardır
- فَمِنْهُمْ
- doğru yolda olanlar
- ه د ي
- مُهْتَدٍ
- ama çoğu
- ك ث ر
- وَكَثِيرٌ
- onlardan
- مِنْهُمْ
- yoldan çıkmıştır
- ف س ق
- فَاسِقُونَ