Tevbe  Suresi 66. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

لَا تَعْتَذِرُوا۟ قَدْ كَفَرْتُم بَعْدَ إِيمَٰنِكُمْ ۚ إِن نَّعْفُ عَن طَآئِفَةٍ مِّنكُمْ نُعَذِّبْ طَآئِفَةًۢ بِأَنَّهُمْ كَانُوا۟ مُجْرِمِينَ
Türkçesi Kökü Arapçası
  • لَا
  • hiç özür dilemeyin
  • ع ذ ر
  • تَعْتَذِرُوا
  • andolsun
  • قَدْ
  • siz inkar ettiniz
  • ك ف ر
  • كَفَرْتُمْ
  • sonra
  • ب ع د
  • بَعْدَ
  • inandıktan
  • ا م ن
  • إِيمَانِكُمْ
  • eğer
  • إِنْ
  • affetsek bile
  • ع ف و
  • نَعْفُ
  • عَنْ
  • bir kısmını
  • ط و ف
  • طَائِفَةٍ
  • sizden
  • مِنْكُمْ
  • azab edeceğiz
  • ع ذ ب
  • نُعَذِّبْ
  • bir kısmına da
  • ط و ف
  • طَائِفَةً
  • dolayı
  • بِأَنَّهُمْ
  • ك و ن
  • كَانُوا
  • suç işlediklerinden
  • ج ر م
  • مُجْرِمِينَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Boşuna özür dilemeyin! Çünkü siz, (sözde) iman ettikten sonra küfrünüzü açığa vurdunuz. İçinizden (tövbe eden) bir zümreyi affetsek bile, suçlarında ısrar etmeleri sebebiyle, diğer bir zümreye azap edeceğiz.
  • Diyanet Vakfı: (Boşuna) özür dilemeyin; çünkü siz iman ettikten sonra tekrar kâfir oldunuz. Sizden (tevbe eden) bir gurubu bağışlasak bile, bir guruba da suçlu olduklarından dolayı azap edeceğiz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sakın boşuna özür dilemeyin, siz iman ettiğinizi söyledikten sonra küfrünüzü açığa vurdunuz. İçinizden bir kısmınızı bağışlasak da, bir kısmına suçlarında ısrar etmelerinden dolayı azap edeceğiz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Boşuna özür dilemeyin, iman ettik dedikten sonra küfrünüzü açığa vurdunuz. İçinizden bir kısmını affetsek bile bir kısmını suçlarında ısrar ettikleri için azabımıza uğratacağız.
  • Ali Fikri Yavuz: Boşuna özür dilemeyin. Siz iman ettiğinizi söyledikten sonra, içinizdeki küfrü açığa vurdunuz. İçinizden bir kısmını bağışlasak bile, diğer bir kısmını, suçlarında ısrar ettiklerinden azabımıza uğratacağız.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Biyhude i´tizar etmeyin, iyman ettiğinizi söyledikten sonra küfürünüzü açığa vurdunuz, içinizden bir kısmını afvedersek bir kısmını cürümlerinde ısrar ettiklerinden dolayı azabımıza uğratacağız
  • Fizilal-il Kuran: Uydurma bahaneler ileri sürmeyiniz. İman ettikten sonra tekrar kâfir oldunuz. Bir kısmınızı affetsek bile, ağır suçlu olduklarından dolayı diğer kısmınızı azaba çarptıracağız.
  • Hasan Basri Çantay: (Bîhude) özür dilemiye kalkmayın. Siz îman (etdiğinizi ikramdan sonra küfretdiniz. içinizden bir zümreyi afvetsek bile (diğer) bir güruhunu — onlar mücrim (cürümlerinde musir) kimseler oldukları için — azâblandıracağız.
  • İbni Kesir: Mazeret beyan etmeyin, gerçekten siz, inanmanızdan sonra küfrettiniz. İçinizden bir topluluğu affetsek bile, mücrimler oldukları için bir topluluğa azab ederiz.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: İtizarda bulunmayınız, muhakkak ki, siz imânınızdan sonra kâfir oldunuz. Eğer sizden bir zümreyi (tevbe edeceklerinden dolayı) affedersek, bir gürûhu onlar mücrim kimseler oldukları için azaba uğratacağızdır.
  • Tefhim-ul Kuran: Özür belirtmeyiniz. Siz, imanınızdan sonra küfre saptınız. Sizden bir topluluğu bağışlasak da, bir topluluğunuzu gerçekten suçlu, günahkâr olmaları nedeniyle azablandıracağız.
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com