- Tüm Mealler: Mü`min 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Mü`min 18
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Mü`min 18
- Elmalılı Hamdi Yazır: Mü`min 18
- Ali Fikri Yavuz: Mü`min 18
- Diyanet Vakfi: Mü`min 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Mü`min 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Mü`min 18
- Fizilal-il Kuran: Mü`min 18
- Hasan Basri Çantay: Mü`min 18
- İbni Kesir: Mü`min 18
- Ömer Nasuhi Bilmen: Mü`min 18
- Tefhim-ul Kuran: Mü`min 18
Mü`min Suresi 18. Ayet Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَأَنذِرْهُمْ يَوْمَ ٱلْءَازِفَةِ إِذِ ٱلْقُلُوبُ لَدَى ٱلْحَنَاجِرِ كَٰظِمِينَ ۚ مَا لِلظَّٰلِمِينَ مِنْ حَمِيمٍ وَلَا شَفِيعٍ يُطَاعُ
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- ve onları uyar
- ن ذ ر
- وَأَنْذِرْهُمْ
- güne (karşı)
- ي و م
- يَوْمَ
- yaklaşan
- ا ز ف
- الْازِفَةِ
- zira
- إِذِ
- yürekler
- ق ل ب
- الْقُلُوبُ
- dayanmıştır
- لَدَى
- gırtlaklara
- ح ن ج ر
- الْحَنَاجِرِ
- yutkunur dururlar
- ك ظ م
- كَاظِمِينَ
- yoktur
- مَا
- zalimlerin
- ظ ل م
- لِلظَّالِمِينَ
- hiçbir
- مِنْ
- dostu
- ح م م
- حَمِيمٍ
- ve yoktur
- وَلَا
- bir aracıları
- ش ف ع
- شَفِيعٍ
- sözü tutulur
- ط و ع
- يُطَاعُ