Enbiyâ  Suresi 65. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

ثُمَّ نُكِسُوا۟ عَلَىٰ رُءُوسِهِمْ لَقَدْ عَلِمْتَ مَا هَٰٓؤُلَآءِ يَنطِقُونَ
Türkçesi Kökü Arapçası
  • sonra yine
  • ثُمَّ
  • döndürüldüler
  • ن ك س
  • نُكِسُوا
  • üzerine
  • عَلَىٰ
  • eski kafaları
  • ر ا س
  • رُءُوسِهِمْ
  • muhakkak
  • لَقَدْ
  • bilirsin ki
  • ع ل م
  • عَلِمْتَ
  • مَا
  • bunlar
  • هَٰؤُلَاءِ
  • konuşmazlar
  • ن ط ق
  • يَنْطِقُونَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Sonra eski inanç ve inatlarına döndüler ve, “Andolsun, bunların konuşmayacağını sen de bilirsin” dediler.
  • Diyanet Vakfı: Sonra tekrar eski inanç ve tartışmalarına döndüler: Sen bunların konuşmadığını pek âlâ biliyorsun, dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sonra tepeleri üstü ters döndüler: «Sen gerçekten bunların konuşmadığını bilirsin.» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Sonra yine (eski) kafalarına döndüler: «And olsun ki (ey İbrahim!) bunların konuşmayacağını (sen de) bilirsin.» dediler.
  • Ali Fikri Yavuz: Sonra yine eski kafalarına (akıllarına) döndüler (ve Nemrud İbrâhîm’e şöyle dedi.) Sen gerçekten biliyorsun ki, bu putlar konuşamazlar.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Sonra yine tepeleri üstü ters döndüler, sen cidden bilirsin ki bunlar söylemez dediler
  • Fizilal-il Kuran: Fakat sonra yine eski dik kafalılıklarına dönerek İbrahim´e «Sen de iyi bilirsin ki, bunlar konuşamazlar,» dediler.
  • Hasan Basri Çantay: Sonra yine (eski) kafalarına döndürüldüler; «Andolsun ki bunların söz söylemeyeceğini sen de bilirsin» dediler.
  • İbni Kesir: Sonra eski kafalarına döndürüldüler: Bunların konuşamayacağını, andolsun ki; sen de bilirsin, dediler.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra da başları üzerine döndürüldüler de (dediler ki:) «Muhakkak sen bilmişsindir ki, onlar söz söyler değildirler.»
  • Tefhim-ul Kuran: Sonra, yine tepeleri üstüne ters döndüler: «Andolsun, bunların konuşamayacaklarını sen de bilmektesin.»
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com