- Tüm Mealler: Kasas 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Kasas 18
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Kasas 18
- Elmalılı Hamdi Yazır: Kasas 18
- Ali Fikri Yavuz: Kasas 18
- Diyanet Vakfi: Kasas 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Kasas 18
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Kasas 18
- Fizilal-il Kuran: Kasas 18
- Hasan Basri Çantay: Kasas 18
- İbni Kesir: Kasas 18
- Ömer Nasuhi Bilmen: Kasas 18
- Tefhim-ul Kuran: Kasas 18
Kasas Suresi 18. Ayet Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَأَصْبَحَ فِى ٱلْمَدِينَةِ خَآئِفًا يَتَرَقَّبُ فَإِذَا ٱلَّذِى ٱسْتَنصَرَهُۥ بِٱلْأَمْسِ يَسْتَصْرِخُهُۥ ۚ قَالَ لَهُۥ مُوسَىٰٓ إِنَّكَ لَغَوِىٌّ مُّبِينٌ
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- sabahladı
- ص ب ح
- فَأَصْبَحَ
- فِي
- şehirde
- م د ن
- الْمَدِينَةِ
- korku içinde
- خ و ف
- خَائِفًا
- gözetleyerek
- ر ق ب
- يَتَرَقَّبُ
- bir de baktı ki
- فَإِذَا
- الَّذِي
- kendisinden yardım isteyen
- ن ص ر
- اسْتَنْصَرَهُ
- dün
- بِالْأَمْسِ
- yine feryadediyor
- ص ر خ
- يَسْتَصْرِخُهُ
- dedi
- ق و ل
- قَالَ
- ona
- لَهُ
- Musa
- مُوسَىٰ
- gerçekten sen
- إِنَّكَ
- bir azgınsın
- غ و ي
- لَغَوِيٌّ
- belli ki
- ب ي ن
- مُبِينٌ