- Tüm Mealler: Kasas 47
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Kasas 47
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Kasas 47
- Elmalılı Hamdi Yazır: Kasas 47
- Ali Fikri Yavuz: Kasas 47
- Diyanet Vakfi: Kasas 47
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade): Kasas 47
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sade 2): Kasas 47
- Fizilal-il Kuran: Kasas 47
- Hasan Basri Çantay: Kasas 47
- İbni Kesir: Kasas 47
- Ömer Nasuhi Bilmen: Kasas 47
- Tefhim-ul Kuran: Kasas 47
Kasas Suresi 47. Ayet Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَوْلَآ أَن تُصِيبَهُم مُّصِيبَةٌۢ بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ فَيَقُولُوا۟ رَبَّنَا لَوْلَآ أَرْسَلْتَ إِلَيْنَا رَسُولًا فَنَتَّبِعَ ءَايَٰتِكَ وَنَكُونَ مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ
Türkçesi
Kökü
Arapçası
- keşke olmasalardı
- وَلَوْلَا
- أَنْ
- başlarına geldiği zaman
- ص و ب
- تُصِيبَهُمْ
- bir felaket
- ص و ب
- مُصِيبَةٌ
- yüzünden
- بِمَا
- yaptıkları (günahları)
- ق د م
- قَدَّمَتْ
- kendi elleriyle
- ي د ي
- أَيْدِيهِمْ
- diyecekler
- ق و ل
- فَيَقُولُوا
- Rabbimiz
- ر ب ب
- رَبَّنَا
- keşke
- لَوْلَا
- gönderseydin
- ر س ل
- أَرْسَلْتَ
- bize
- إِلَيْنَا
- bir elçi
- ر س ل
- رَسُولًا
- uysaydık
- ت ب ع
- فَنَتَّبِعَ
- ayetlerine
- ا ي ي
- ايَاتِكَ
- ve olsaydık
- ك و ن
- وَنَكُونَ
- -den
- مِنَ
- mü’minler-
- ا م ن
- الْمُؤْمِنِينَ